Youssef Salem, 45 yaşına gelmiş, yıllarca yazarlık dünyasında kendini kanıtlamak için verdiği mücadelelerin sonunda hiç beklemediği bir noktada bulur kendini. Hayatında her zaman büyük bir sıçrama bekleyen, ancak hiçbir zaman gerçekten başarılı olamayan bu adam, romanını yazmaya karar verir. Fakat bu roman, sıradan bir eser olmanın çok ötesindedir. Youssef, bu eserle sadece edebiyat dünyasına adım atmayı değil, aynı zamanda kendi ailesinin derin yaralarını gün yüzüne çıkarmayı hedeflemiştir. Kitap, hem çok kişisel hem de çok cesur bir yapıt olarak yayımlanır. İlk gece, kitap büyük bir yankı uyandırır; ancak bu yankılar, Youssef’in beklediği türden bir başarıdan çok daha fazlasını getirir. Bu başarı, Youssef’in ailesinin sakladığı, uzun yıllar boyunca gözlerden uzak tutulan sırlarını da gün yüzüne çıkaracaktır. Yavaş yavaş, kitabın etkisi yayıldıkça, Youssef’in hayatı bir anda karman çorman bir hal alır. Ünlü olmanın getirdiği yeni sorumluluklar, artan dikkat ve geçmişin ortaya çıkışı, Youssef’i bir çıkmazın içine sürükler. Ailesinin trajedileri ve yıllar içinde unutulmuş travmalarının gün yüzüne çıkması, Youssef’in ne kadar güçlü olursa olsun, geçmişin ağırlığından kurtulamayacağı gerçeğini acı bir şekilde hatırlatır.
